Ofisin Diğer Projeleri
İlgili Projeler

Şehit Binbaşı Bedir Karabıyık Çok Programlı Anadolu Lisesi

Uygur Mimarlık tarafından tasarlanan Şehit Binbaşı Bedir Karabıyık Çok Programlı Anadolu Lisesi, İstanbul'da yer alıyor.

İstanbul’un Sismik Riskten Arındırılması Projesi kapsamında yıkılıp yeniden yapılmasına karar verilen okullar arasında, “45 Kamu Yapısı” ismiyle adlandırılan paket proje kapsamında bulunan Şehit Binbaşı Bedir Karabıyık Çok Programlı Anadolu Lisesi, depreme dayanıklı hale getirilirken eğitim mekanlarının çağdaşlaştırılması mimarlarca asıl amaç kabul edilerek projelendirilen okullardan yalnızca bir tanesidir. (Ayrıntı için bkz. Deprem Güvenliği ve Eğitim Mekanlarının Çağdaşlaştırılması)

Okul arsası, dört tarafı yollarla çevrilmiş ve iki köşe arasındaki 16 metrelik kot farkı, üzerinden geçen yüksek gerilim hattı ve mevcut ağaçlarıyla İstanbul’da nadir bulunan genişlikte bir alandır.

Bilgisayar, Kimya ve Lojistik gibi meslek alanlarında eğitim veren okul, 41 derslik, çeşitli eğitim alanları, standartlara uygun izleyicili spor salonu ve 350 kişilik bir konferans salonuna sahiptir. Bu geniş eğitim alanının tasarımında, programın gerektirdiği büyük hacmin iriliğini hissettirmeden tasarımı inceltmek, yapının kentli ile insan ölçeğinde ilişkilendirilebilmesi tasarım prensibi olarak benimsenmiştir.

Arsa eğiminden yararlanılarak Çınar Yolu Caddesi tarafında tek katlı, Karanfil Sokak tarafında ise dört katlı olarak tasarlanan okul, iki giriş arasında oluşturulan avlu ile büyüklüğünü ustalıkla gizlemektedir. Bu avlu, birleştirdiği kotlar sayesinde bina bölümlerine gün ışığı sağlamakta, erişim imkanı sunmakta ve aynı zamanda ağaçlarla süslenmiş gizemli bir vaha yaratarak okulun ağırlık merkezini kurgulamaktadır. Okulun bölümleri, avlu sayesinde birbirinden ayrılmakta, hem geçirgen hem de kentsel ölçekte ele alınan bir tasarım sunmaktadır.

Okulun çevre sakinleri tarafından da kullanılabilmesi amacıyla spor salonu ve konferans salonu, eğitim faaliyetlerini kesintiye uğratmayacak şekilde planlanmıştır. Yeniden yapılandırmadan önce 24 derslik ve 3 atölyeye sahip olan okul, yeniden yapılandırma sonrasında 41 derslik ve 15 atölye ile öğrenci kapasitesini önemli ölçüde artırarak eğitim-öğretim hizmeti vermeye uygun hale gelmiştir.

Deprem Güvenliği ve Eğitim Mekanlarının Çağdaşlaştırılması

Kuzey Anadolu Fay Hattı’na yakın konumu sebebiyle yüksek deprem riski ile karşı karşıya olan İstanbul’un olası risklerden arındırılması amacıyla 1999 İstanbul depremi sonrasında İstanbul Proje Koordinasyon Birimi kurulmuş ve İstanbul’un Sismik Riskten Arındırılması Projesi (ISMEP) hayata geçirilmiştir. ISMEP kapsamında, birçoğu 20. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilmiş ve günümüzde sismik dayanıklılığa sahip olmayan okulların yıkılıp yeniden yapılmasına karar verilmiş, bu süreç Uygur Mimarlık için Türkiye’nin eğitim mekanlarının çağdaşlaşması adına önemli bir fırsat olarak değerlendirilmiştir.

2010 ile 2015 yılları arasında “İstanbul’da 44 Okul” olarak isimlendirilen proje kapsamında, Uygur Mimarlık tarafından tasarlanıp projelendirilen 44 okulun 2’si iptal edilmiş, 42’si 2017 yılı itibarıyla tamamlanarak eğitime açılmıştır. Bu paket projenin ardından, 2015 yılında imzalanan ve “45 Kamu Yapısı” olarak adlandırılan ikinci bir paket daha gündeme gelmiştir. 1 kaymakamlık binası ve 44 okul olarak tamamlanan bu ikinci paketin tasarım ve projelendirme süreci 2021’de tamamlanmış olup, Şubat 2024 itibarıyla 24 okul eğitime açılmış, diğerlerinin de süreci devam etmektedir. İstanbul’un kontrolsüz ve dengesiz nüfus artışı nedeniyle artan eğitim ihtiyacını karşılamak üzere, yıkılan eski okulların yerine inşa edilen yeni okullarda sınıf mevcutları, bölgenin gereksinimlerine bağlı olarak bazen iki katına çıkarılarak eğitim kapasitesi artırılmaktadır.

Ülkemizde uzun zamandır süregelen tip eğitim mekanlarına karşı çıkan ve bağlamına ait olmaya kıymet veren tasarım prensibi ve mimarların tutumu; toplamda 90’a yakın okulun her birinin ayrı ve özgün tasarlanması ile sonuçlanmıştır. Proje, içeriği ve kapsamı sebebiyle Uygur Mimarlık tarafından mimari bir sosyal sorumluluk projesi olarak ele alınmıştır.

Her bir okul, sadece öğrencilere değil, şehir hayatına katılan herkese eğitim-öğretim bilincini, çevre duyarlılığını ve mekansal beğeniyi artırma misyonu ile tasarlanmıştır. Okul yapılarının çocukların ilk kez kamusal deneyim ile yüzleştikleri mekanlar olduğu bilinci ve hassasiyeti ile tasarlanan okullar, yalın formlar, çıplak malzeme kullanımı, titiz detay çözümleri ve doğal ışığın mekanla kavuşması başat kabul edilerek projelendirilmiştir. Bu tasarım anlayışı, okulların kullanımı ve kolektif yaşamı destekleyecek şekilde, zaman içinde anılarla zenginleşen canlı yapılar oluşturur.

Okul yapılarında atölye niteliğinde, gençlerin rahat kullanabileceği esnek mekanlar oluşturmak temel amaçtır. Derslik dışı alanlar, eğitimin interaktif şekilde gerçekleştiği, öğrencilerin birbirleriyle ve öğretmenlerle etkileşimde bulunduğu özgürlük alanları olarak değerlendirilir. Öğrencilerin kendilerini ifade edebilmeleri için olabildiğince çeşitli ortak alanlar tasarlanmıştır. Bununla beraber, sosyal açıdan sürdürülebilir, enerji tasarruflu ve bakım giderleri düşük yapılar oluşturulması da tasarım prensipleri bütününü tarifler. Yıkılıp yeniden inşa edilen okulların öğrencileri, inşaat süreci boyunca yakın okullara geçici olarak taşındığı için, hızlı inşaat süreçlerinin planlanması da mimari projenin bir parçası olarak dikkate alınmıştır.

Her proje, tasarım ilkeleri doğrultusunda birbirinden bağımsız olmakla birlikte, aynı tasarım dilini paylaşan projelerdir. Tasarlanan detaylar ve seçilen malzeme paletleri bir havuz oluşturur ve farklı biçim ve ölçeklerde bir araya gelerek yerine özgü projeler kurgulanır. İstanbul’un sosyo-kültürel açıdan birbirinden farklı semtlerinde yer alan bu okullar, aynı kalite ve özende inşa edilerek, mimarlık ortamında “tip yapı” tuzağına karşı mücadele vererek önemli bir değer oluşturmuştur. Bu, sadece sonuç ürünler açısından değil, aynı zamanda sabır ve titizlikle yürütülen tasarım süreci açısından da önemlidir.

Künye

Pin It
Mimarlık Ofisi