Noble22 Suites

70’li yıllarda inşa edilen yapı, Taksim Meydanı’ndan Boğaziçi’ne doğru inen dik bir yol üzerine bitişik nizamda konumlanmış yapılardan biri. Mevcutta ofis olarak kullanılan yapı, şehri ziyarete gelen turistler için kentsel bağlamda değerlendirilerek bir konaklama yapısı oluşturma hedefiyle yeniden yorumlandı ve 22 odalı butik bir otele dönüştürüldü.

Yapının cepheleri, Gümüşsuyu’nun dik tepelerinden büyüleyici boğaz manzarasına geniş açıklıklar bırakacak ve aynı zamanda caddenin tarihi ve kentsel zihnine uyacak şekilde tasarlandı. Ön cephe ve konsollarda küfeki taşı kullanıldı ve cephe geleneksek İstanbul mimarisinin, mahremiyet ve samimiyet dengesinde bir modernizasyonu olarak yorumlandı. Daha dar olan arka cephenin tasarımı ise şeffaflık ve kırılganlık ön planda tutularak, denizden yansıyan güneş ışığına ve manzaraya karşı davetkar bir tutum arayışı içinde şekillendi. 

Otelin iç tasarımı, yapı ile ilgili belirlenen genel tasarım tutumunun bir devamı olarak kabul edildi. İç mekanda kullanılan malzemeler ve detaylar, bölgenin ve barındırdığı tarihin yerel tadlarını ve el sanatlarını ortaya koyacak şekilde yorumlanarak uygulandı. Cephe ve iç mekanların tasarımı, günümüz modern otel koşullarında, tarihin ruhunu yansıtmak ve misafirlerine bu yönde bir deneyim sunmak adına, geleneksel İstanbul yaşamı ve iç mekan kullanım alışkanlıklarının modernizasyonu hedefi ile tamamlandı.