Ankara'da Müstakil Ev IV

Adının çağrıştırdığı “kapalı site” mantığının aksine, zaman içinde farklı mimari yaklaşımlarla üretilen yapılarla çeşitlenmiş, çeper duvarlarıyla çevrilmeyen, sakin, tutarlı bir konut dokusuna sahip mahallenin, projelerin yer aldığı bölümü müstakil veya ikiz, bahçeli evlerden oluşur.

Bulunduğu sokağın neredeyse bir cephesini tümüyle oluşturan 8 Ev'in sokağın karakterini belirleyen varoluşları, tasarım sürecini kentsel ölçeğe taşır. Mahallenin az katlı, müstakil konut karakteri, iç – dış, ev – bahçe, yeşil – sert zemin ilişkileri bağlamında enteresan açılımlar yakalama şansını verir. Yapıların farklı kotlarındaki yaşam alanlarının farklı derecelerde/karakterlerde dış mekanlara açılması (ön, arka, yan bahçeler, balkon, teras, çatı bahçesi...), güney ışığına ve kuzey batı yönündeki Ankara manzarasına açılan geniş cam yüzeyler aracılığıyla yeşilin ve ışığın yapının içine alınması, özellikle zemin kotunda bölücü duvarların minimize edilerek yapının içinde kesintisiz görsel akışın sağlanması, tasarım kurgusunun ana hatlarını oluşturur. Böylelikle bahçe, ışık, yeşil ve kent peyzajı, iç mekan kurgusunun önemli bileşenleri haline gelir. Geniş cam açıklıklar, keskin Ankara ışığını yansıtacak beyaz yüzeyler ve kütlesel farklılaşmaları okutabilmek için kullanılan toprak rengi, yapıların kütlesel kompozisyonlarının ana hatlarını oluşturur.