İlgili Projeler

Katılımcı (Ömer Özeren, Ahmet E. Dinçer, Edibe Begüm Özeren, Bilgehan Bakırhan), Ulus Modern Kültür ve Sanat Merkezi Yarışması

Mimari proje raporu:

Ankara’da tarihi doku içerisinde farklı katmanları barındıran bölgede Kültür ve Sanat Merkezi tasarım önerimizde geleneksel doku ile kent arasında geçişin sağlanarak kentsel devamlılığın sağlanması amaçlanmıştır. Bu nedenle alan içerisine bulunan meydan yapı içerisine alınmış kent ile yapı arasında süreklilik sağlanmıştır. İç sokağa açılan birimlerle  kentlinin gündelik hayata dahil olması ve yapının herkes için erişilebilir olmaları hedeflenmiştir. Kazanımlar; Yarışma sonuçlarına göre tasarım önerimizi incelediğimizde daha katılımcı ve Açık-Yarı Açık alanlarının daha iyi tanımlanması gerekliliği iç sokağın hedeflenen tasarım doğrultusunda kurgulanamadığı ana fikrin daha net ifade edinilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

Mekân, bir yeri oluşturan elemanların 3 boyutlu organizasyonunu ve o yerin karakterini temsil eder. Yerin ruhu ise mekânın çevresel karakterini şekillendirir. Norberg-Schulz (1980), ölçek/hacim/ışık/renk/doku/koku gibi olgular açısından zengin doğal ortamların özel “ruh”lara sahip olduğunu vurgular. Mekânın fiziksel unsurlarının kişide oluşturduğu görüş, imge, algı gibi soyut kavramlar öz olanı verir ve bu öz yerin ruhunu besler. Mekânın sabitliğine karşın kullanıcıların hareketliliği mekâna yönelik imgelerin çeşitli formlarda üretilmesini sağlar. İkamet edilen mekândaki farklı işlevsel boyutlar (dinlenme, eğlenme, ibadet, alışveriş vb.) imge üretim biçimlerinde çeşitlenmeye yol açar ve bu durum da mekânın ruhunu anı birikimleriyle besleyerek bellek kavramı ile mekânsal köklenmeyi gerçekleştirir.

Çalışma alanının yer aldığı Ulus semti ve yakın çevresi, kentin merkezini oluşturduğu gibi cumhuriyet öncesi ve sonrası gelişimiyle de bu mekânsal köklenmenin bir örneğini sergiler. Roma döneminden kalan açık hava müzesi ve kalesi, Osmanlı dönemi ve Erken Cumhuriyet Dönemi’ne ait tarihi evleri, çarşıları, camileri ve idari yapıları; Cumhuriyet Dönemi sonrası özgün modern yapılaşmaları bunun somut örneklerini teşkil eder ve kentin katmanlarını oluşturur.

Özellikle Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte Ankara’nın kentsel dönüşümü Ulus’tan başlamış ve Ulus Meydanı ile yakın çevresinin kısa sürede kentleşme pratiği, ülke genelinde öncü olmuştur. Ulusal mimarlık dönemine ait oteller, çarşılar, anıtlar, resmi kurum yapıları vb. kent dokusunu büyük ölçüde şekillendirmiştir.

Önerilen tasarım ile Ulus’un kentsel dokusunun bu izleri dikkate alınmıştır. Ayrıca, tasarım alanı içerisinde yer alan ve yangın sonucu yıkılan Modern Çarşı, Ulus’taki tarihi ticaret sokağının bir parçası olmuştur. Bununla birlikte yenilikçi bir anlayışla yapılı çevreye farklı bir bakış açısı getirmiştir. Bu çağdaş tasarım anlayışı, çalışmanın çıkış noktasını belirlemiştir. Bu bakımdan tasarım yaklaşımı kent hafızası açısından bağlamsal olarak somut ve soyut unsurları içermektedir.

Tasarıma başlarken İkinci Ulusal Mimarlık Döneminin özeliklerinden modernlik kavramı irdelenmiştir.  Bu bakımdan çalışmada, sadeliğe ve mekânın öz biçimini aktarmaya dayanan, doğal malzeme ve yalın cephelerin yer aldığı anıtsal bir anlatıma yer verilmiştir. Önerilen tasarımda geçmişin izleri özümsenerek farklı bir yorum ile Ulus Modern binası yeniden oluşturulmuştur.

Künye
Proje Yeri: Ankara
Proje Tipi: Kültür Merkezi
Proje Tipi Grubu: Katılımcı
Statik Projesi: İsmail Er
Proje Başlangıç Yılı: 2021

Pin It
Mimar

Ömer Özeren

Ahmet E. Dinçer

Edibe Begüm Özeren

Bilgehan Bakırhan