Narköy
Emir Drahşan tarafından tasarlanan otel ve eğitim yerleşkesi Narköy’ün inşaatı 2014 yılında bitti.Emir Drahşan projeyi anlatıyor:
Proje, tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan limanlardan biri olan Kerpe’ye 3 kilometre mesafede, 3 tarafı ormanla çevrili 100 dönüm arazi üzerinde planlandı. Proje sahibi Nar Eğitim ve Danışmanlık Merkezi’nin amacı, arazisinde 6 yıldır permakültür prensipleri ile organik tarım yapılan arsa üzerinde, sürdürülebilir yaşam modellerini geliştirebileceği, halihazirda süregelen kurumsal şirket ve bireysel eğitimlerini konaklama ile birlikte organize edebileceği ve aynı zamanda ekolojik yaşamı yakından tanımayı ve deneyimlemeyi isteyen herkesin faydalanabileceği bir eko-otel ve eğitim yerleşkesi inşa etmek.
Narköy %80 oraninda bağımsız bir yerleşke. Kendi yiyeceğini de kendi üreten tesiste misafirler ekolojik yaşam, tarım ve hayvancılık ile ilgili farkındalık yaratan eğitimlere ve aktivitelere de katılma şansı bulurlar.Yerleşke, bir ana eğitim binası, bir çok amaçlı salon ve spa yapısı, konaklama birimleri ve tarım lojistik yapılarından meydana gelmekte. Iki aşamada gerçekleştirilmesi düşünülen projenin ilk aşaması 2013 yılında tamamlandı. Bu aşama dahilinde 4 adet konaklama yapısı ile eğitim amaçlı kullanılmak üzere revizyon gören bir adet konaklama yapısından oluşmakta. Tasarımda dolaşım alanları, yapılar ve çevre peyzaj bir bütünlük içinde ele alındı.
Organik tarımın yanı sıra, tüm peyzaj düzenlemesi ve mimari proje sürdürülebilirlik prensipleri üzerine kuruldu. Projede doğal ve yenilenebilir enerji kaynaklari (güneş kollektörü, pelet kazanı) kullanıldı, yağmur suları toplanarak peyzaj sulamasinda kullanıldı, gri sular arıtılarak yeniden klozet sifonlarında değerlendirildi, çok yüksek izolasyon katsayısı ile düşük enerji kullanımı sağlandı, klima yerine doğal havalandırma tercih edildi, yeniden dönüşümlü, yerel ve doğal malzemelerin kullanımına öncelik verildi, vs.
Konaklama birimleri arazinin kuzey tarafında, güneye doğal ışıktan maksimum faydalanacak şekilde yönlenerek konumlandırıldılar. Hafif çelik prefabrik modüller olarak tasarlanan bu birimler kolonlar uzerinde toprağa minimum müdahale etmektedirler. Böylece toprak içindeki tüm hareketlerin (su, mikro-organizma, solucan vs) sürekliliği sağlandı.
Kişinin yerleşke içindeki hareketi sırasındaki her anı çevre ormana, ağaçlara, toprağa, gökyüzüne karşı farkındalık yaratacak perspektiflerden oluşmakta. Yürüyüş alanları ahşap kazıklar üzerinde zeminle en az temas ederek toprağın işleyişine müdahale etmemektedir. Bu yollar zaman zaman meydanlar, dinlenme alanları oluşturur. Devamında aynı dolaşım tipolojisi yapılar arasında üç boyutlu geçişlere dönüşürler ve odalara girişler buralardan sağlanır."